ANASAYFA / Başkandan Haberler / Dünya Kadınlar Günü Kutlaması Konuşması
Dünya Kadınlar Günü Kutlaması Konuşması
ÖZ ORMAN-İŞ BASIN MÜŞAVİRLİĞİ - 07.03.2013 13:26

Dünya Kadınlar Günü Kutlaması Konuşması

07.03.2013 13:26

Değerli Hanımefendiler,

Emekçi kardeşlerim,

Teşkilatımızın kıymetli mensupları,

Saygıdeğer misafirler…

 

8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle düzenlemiş olduğumuz bu toplantıya hoşgeldiniz.

Sözlerimin başında, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nüzü kutluyor, hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Bildiğiniz gibi, Öz Orman –İş olarak, Konfederasyonumuz Hak-İş’le birlikte, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle her yıl çeşitli etkinlikler yürütmekteyiz.

Bu etkinliklerin, ülkemizde ve dünyadaki ‘kadın sorununun’ çözümüne katkı yapacağını umuyorum.

 

Değerli Hanımefendiler,

 

Yeryüzünü ve burada yaşayan insanlığı bir ‘BÜTÜN’ kabul edersek, Kadınlarımız o bütünün yarısıdır.

Yüce yaratıcı, Adem Atamızla birlikte Havva Anamızı da yaratmış ve insanın iki cinsini birbirine ‘DOST’ kılmış, aralarına muhabbet hisse yerleştirmiştir.

 

KADIN nedir?

KADIN;

İlk yaradılıştan bu güne, dünyanın dengesini koruyandır…

Kendi öz bedeniyle, insan nesline devamlılık armağan edendir…

İNSAN’ın yarısıdır…

Annedir…

Eştir…

Abladır, bacıdır, evlattır…

İşyerinde emeğini, hanesinde maharetini konuşturandır…

İman çerçevemizde ise, AYAKLARININ ALTINA CENNET SERİLEN’dir.

Ayrıca Öz Orman-İş için, ya ‘ÜYE’ ya da ‘MANEVİ ÜYE’dir.

 

Değerli Hanımefendiler…

 

Dünya Kadınlar Günü kutlamalarının mazisi, 1857’nin 8 Mart günü, ABD’nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi kadının, daha iyi çalışma koşulları talebiyle, bir tekstil fabrikasında grev başlatmasına kadar uzanır.

Polisin, grevci işçilere saldırıp fabrikaya kilitlenmesi ve arkasından çıkan yangında, 129 kadın emekçi can verdi.

Bu acı olay, tüm dünya kadınlarının ve kadın emekçilerin sorunlarına dikkat çekilmesini sağladı.

129 cana malolan grevin gerekçesi; kadınların daha iyi çalışma koşulları ve erkeklerle eşit ücret hakkı talebiydi.

Takip eden yıllarda, 8 Mart, haksızlığa boyun eğmeyen emekçilerin direniş simgesi haline geldi.

Nihayet, 1910’da Danimarka’nın Kophenhag kentinde yapılan 2. Sosyalist Enternasyonal toplantısında, 8 Mart'ın 'Dünya Kadınlar Günü’ olarak kutlanması kabul edildi.

 

 

Dünyaya baktığımızda aslında Türkiye'de yaşayan insanlar olarak batıdan daha şanslıyız.

 

Çünkü, emeğin kutsal olduğu, işçinin alın teri kurumadan emeğinin hakkını veriniz diyen bir düsturun öğrencileriyiz.

 

Şanslıyız çünkü batıda kadın daha insan olarak bile kabul edilmezken 1934 te kadına siyasal hakkının verildiği bir ülkede yaşıyoruz.

 

Türkiye bir değişim ve dönüşüm sürecinde.

 

Bu sürecin sağlıklı olabilmesi için kadın ve erkeğin birbirine kenetlenmesi gerekiyor.

 

Amacımız kadın erkek fırsat eşitliğini içeren kanunların uygulanabilirliğini sağlamak.

 

Kadın haklarını elbette sadece bir gune sigdirmak degil istenen

         

Sadece var olan bir geleneğin dışlanmaması yoksa biliyorsunuz hergün kadınlar günü.

 

Bugünü kutluyoruz çünkü yıl boyunca yapmamız gerekenleri belirlediğimiz, yol haritamızı güncellediğimiz bir gün.

10 cm lik bir topukla koşabilen ve ayakta durabilen bir varlıktan mücadele azmini bırakmasını her hangi bir işi yapamamasını bekleyebilir misiniz:-)

 

Sözlerime Resul-i Ekrem Efendimizin Veda Hutbesi’nden bir cümlesiyle son vermek istiyorum;

 

Buyuruyor ki: “Ey insanlar! Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim... Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, kadınların da sizin üzerinizde hakları vardır...”

MUHATAP KURULUŞLAR



Kişisel Verileri Koruma Kanunu - Aydınlatma Metni