Hak-İş Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Öz Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Settar Aslan, Türkiye'de yapılacak seçimlere dışarıdan müdahaleye kimsenin hakkı olmadığını söyledi.

Öz Orman-İş'in 'Temsilci Eğitimi Semineri' Haymana'da devam ediyor. Seminerin ikinci grup açılışında konuşan Genel Başkan Settar Aslan, 24 Haziran'da yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimlerini yönlendirmek için dışarıdan müdahale girişimleri olduğunu hatırlatarak, şunları söyledi:

"Bu millet, tarihte 16 büyük devlet kurmuş ve hiçbir zaman esareti kabul etmemiş bir millettir. Son olarak Türk Milleti, hiçbir zaman esir edilemeyeceğini 15 Temmuz'daki ihanet kalkışmasında bir kez daha gösterdi. Türkiye, seçimlerde kendi iradesiyle kararını verir. Kimse Amerika'da oturup da Türkiye'deki seçimlere müdahale etmeye, Türkiye'ye ayar vermeye çalışmasın. Bu millet, böylesi süfli müdahalelere pirim vermez geçmiş seçimlerde olduğu gibi, 24 Haziran seçimlerinde de feraset ve basiretini gösterir."

AKIL ve BİLGİ SENDİKACILIĞI

Settar Aslan, bugünün şartlarında yıkıcı eylemlerle hak aramanın mümkün olmadığını da anlattığı konuşmasında, sendikacılığın hak arama mücadelesini akıl ve bilgiyle yürütmesi gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Sendika olarak bizim görevimiz tribünlere oynamak değil, temsil ettiğimiz emekçilerin haklarını korumak ve geliştirmektir. Ankara'ya gelip eylem yaparak hak alıp gideni görmedik. Ama biz, temsil ettiğimiz emeğin hakkını ve haklılığını muhataplarımıza samimiyetle anlatarak çözüme ulaştırdık. 8 binden fazla geçici işçi emekçimizin tam yıl çalışma beklentilerini, başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız olmak üzere, tüm muhataplarımıza anlattık. Muhataplarımız talebimizin haklılığını gördü geçici işçilerimizin yıllık çalışma süreleri 6 aydan 10 aya uzatıldı."

Temsilci Eğitimi Semineri, daha sonra 'Türkiye'de Sendikal Hareket' konulu sunumla devam etti.

Seminerin özel oturumuna katılan Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, Öz Orman-İş işyeri temsilcilerine hitaben bir konuşma yaptı. Orman ve tarım emekçilerinin, yaşam için vazgeçilmez bir değer olan 'sadık yâr kara toprakla' iştigal ettiğini anlatan Karacabey, "Görevimiz ne olursa olsun, ismimizin önünde hangi sıfat bulunursa bulunsun, aynı gemide yolculuk ediyoruz. Gemi batarsa hepimiz birden batarız. Gemiyi batırmaya çalışan, memleket aleyhine faaliyet yapanlar, bunun hesabını veremezler. Ülke fertleri olarak her birimiz üzerimize düşeni yaparsak, ülkemiz çok çabuk kalkınır. Yaptığımız iş ne olursa olsun, üzerimize düşeni layıkıyla yerine getirmeliyiz." şeklinde konuştu.

Orman Teşkilatı'nın işçisi ve memuruyla bir aile olduğunu ifade eden Karacabey, "Birimizin ayağına diken battığında, diğer fertlerin de bu acıyı hissetmesi lazım. Bu samimiyete ulaşırsak, üstesinden gelemeyeceğimiz sorun yoktur." dedi.